Tokat'ta Lale Devri mi Yaşanıyor? Etkinliklere Tepki!
Tokat'ta düzenlenen Meşk Meydanı Sohbetleri, katılımcılara manevi bir atmosfer yaşatırken, etkinliğin zamanlaması tartışmalara yol açtı. Vatandaşlar, Gazze'deki olaylar ve ekonomik sıkıntılar varken bu tür etkinliklerin yapılmasını eleştirerek, "Tokat'ta Lale Devri mi yaşanıyor?" sorusunu gündeme getirdi.
Etkinlikler Şehri mi, Yoksa Kopuş mu?
Tokat'ın son zamanlarda bir etkinlikler şehri haline gelmesi dikkat çekiyor. Devlet kaynaklarıyla yapılan konserler ve çeşitli organizasyonlar, şehirde her şeyin yolunda olduğu izlenimi yaratıyor. Ancak, bu durum bazı vatandaşların tepkisini çekiyor. Bir vatandaşın ifadesiyle, "Makamda kimseyi bulamıyoruz ya etkinlikte ya cenazede!" sözleri, bu eleştirinin özünü yansıtıyor.
Geleneksel musikimizin naif ezgileri ve samimi sohbetler, etkinliğe katılanlar için olumlu bir deneyim sunsa da, etkinliğin zamanlaması ve içeriği sorgulanıyor. Gazze'de yaşananlar, İran-İsrail arasındaki gerilim ve ekonomik sorunlar, birçok vatandaşın bu tür etkinliklere katılımını engelliyor. Bu durum, "Tokat'ta Lale Devri'ni mi yaşıyoruz?" sorusunu akıllara getiriyor.
Algı mı, Gerçek mi?
Vatandaşlar, Tokat'ta hiç sorun yokmuşçasına sürekli yapılan sosyal programların, Lale Devri algısı yarattığını düşünüyor. Kültürel etkinliklerin milletin ruhunu diri tuttuğu şüphesiz, ancak sürekli eğlence odaklı programlar, şehir için başka bir şey yok mu sorusunu gündeme getiriyor.
Meşk, musiki ve sohbet gibi değerler bizi biz yapan unsurlardır. Ancak, her şeyin bir zamanı vardır. Dünyanın yangın yeri olduğu, Gazze'de çocukların bombalar altında can verdiği, sınırların ötesinde savaş tamtamlarının çaldığı ve ekonomik buhranın yaşandığı bir dönemde, milletin keyfi yerinde değilken, Meşk Meydanı'nın neşeli tınıları bazılarına "yersiz" geliyor.
Algı, bazen gerçeğin önüne geçer. İnsanlar, bu tür zamanlarda eğlenceden çok dayanışma, lüksten çok samimiyet arıyor. Zamanın ruhuna kulak vermek gerekiyor. Örneğin, bu sohbetlerde Gazze'deki mazlumlara bir dua, savaşın yetimlerine bir selam olsaydı, gönüller daha çok ısınırdı. Ancak o zaman, Lale Devri ithamından kurtulur, milletimizin kalbine dokunulurdu.
Kopuşun Tetikleyicisi mi?
Dar çerçevede aynı kişilerin katılımıyla yapılan bu tür sosyal programlar, geneli kucaklamıyor. Vatandaştan kopuk, milletin ruh halinden uzak ve devletin kaynaklarıyla yapılan bu programlar, bir kopuşu tetikliyor. Milletin derdi kenarda dursun, bizim keyfimiz yerinde algısını oluşturuyor. Devletin imkânlarını millete değil kendi zevk-i âlemimize kullanıyoruz mesajı alınıyor.
Milletimizin gözünden kaçmıyor, tasarruf tedbirleri ile emekli maaşları kısıtlanırken bu tür organizasyonlara açılan muslukları iyi görüyor. Her şey insan içindir, iyi de kötü de. Hüner, görebilmektir iyiyi kötüde…
Milletimizin içinde bulunduğu sosyal ve ekonomik buhranın her gün farkındayız. Şu an ben meşk ruhu içinde halinde değilim. Vesselam
