İzmir’de yaşanan bir olay, evlilikte güven ve iletişim sorunlarını bir kez daha gündeme getirdi. Ferdi Gedik, 2024 yılında H.G. ile evlendi ve mutlu bir yuva kurmayı hayal etti. Ancak evliliğinin ikinci haftasında başına gelenler, herkesi şoke etti. İddialara göre, eşi H.G., Ferdi’nin telefonunu gizlice ele geçirerek kendisine tehdit mesajları gönderdi.
Tehdit Mesajları ve Uzaklaştırma Kararı
Telefonuna gelen tehdit mesajlarının ardından H.G., emniyete giderek şikayetçi oldu. Bunun üzerine Ferdi Gedik hakkında uzaklaştırma kararı çıktı. Evine yaklaşamayan Ferdi, bu süreçte dışarıda kalmak zorunda kaldığını belirtti. Ayrıca, kendisine ait olan 100 bin TL nakit birikim, 3 bilezik ve 5 ata altınının eşi tarafından çalındığını iddia etti.
Eski Evliliklerde de Benzer Yöntemler
Ferdi Gedik, eşinin daha önceki evliliklerinde de benzer yöntemler kullandığını öğrendiğini söyledi. H.G.’nin eski eşleriyle iletişime geçen Ferdi, onların da benzer şekilde mağdur edildiğini belirtti. Hatta eski eşlerden biri, “Beni de hapse attırdı” diyerek Ferdi’yi uyardı.
- Eşi, telefonundan kendisine tehdit mesajları attı.
- Uzaklaştırma kararı nedeniyle evine giremedi.
- Nakit birikimi ve ziynet eşyaları çalındı.
- Eski eşler de benzer şekilde mağdur edildi.
Hapis Cezası ve Elektronik Kelepçe
Ferdi Gedik, eşinin şiddet gördüğü iddiası üzerine gözaltına alındı ve mahkemece tutuklandı. Toplamda 10 gün hapis yatan Ferdi, adli kontrol kararı sonrası elektronik kelepçe takıldığını belirtti. Hiçbir şey yapmadığı halde bu duruma düşürüldüğü için büyük bir mağduriyet yaşadığını ifade etti.
Ferdi Gedik, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “Evlendikten sonra benim telefonumdan kendisine tehdit mesajları atmış. Bu mesajlardan dolayı bana evden 6 ay uzaklaştırılma kararı verildi. Daha sonra eşim beni konuşmaya çağırdı. Eve gittiğimde ise beni polislere yakalattı. Hiçbir şey yapmadığım halde bir hafta hapiste kaldım.”
Ferdi, yetkililerden bu konuda bir düzenleme yapılmasını talep ederken, erkeklerin de mağdur edilebileceğine dikkat çekti. Yaşanan bu olay, evlilikte güven ve hukuki süreçlerin nasıl kötüye kullanılabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi.
