
İklim Kanunu Meclisten Geçti! Muhalefet'ten Sert Eleştiriler!
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) kabul edilen İklim Kanunu, uzun tartışmaların ardından yasalaştı. Ancak muhalefet partileri, kanunun içeriğini yetersiz bularak sert eleştiriler yöneltti. Kanunun doğayı korumaktan ziyade ticari çıkarları ön planda tuttuğu iddiaları gündeme geldi. İşte İklim Kanunu'nun detayları ve muhalefetin eleştirileri...
İklim Kanunu Nedir, Neleri Kapsıyor?
TBMM'den geçen İklim Kanunu, "iklim politikalarının yasal altyapısını kurma hedefi" ile Genel Kurul'a geldi. Kanun Teklifi'nin omurgasında net sıfır, adil geçiş, emisyon azaltımı ve uyum yer alıyor. Kanun kapsamında hedeflere ulaşılması için iklim finansmanı, yeşil taksonomi, sigorta araçları, ETS (emisyon ticaret sistemi) ve SKDM (sınırda karbon düzenleme mekanizması) kurulacak.
- 2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi: Stratejik vizyonun merkezinde bu hedef yer alıyor.
- Adil Geçiş ve İklim Adaleti: Eşitlik, şeffaflık ve katılım gibi ilkelere dayalı bir yaklaşım benimseniyor.
- Sektörel Önlemler: Enerji, sanayi, tarım gibi sektörlerde karbon ayak izi azaltımı, yenilenebilir enerji, sıfır atık gibi önlemler alınacak.
- Yerel Planlama: Her ilde "İl İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu" kurularak yerel planlamaya güç aktarılacak.
Muhalefetin İtirazları Neler?
Muhalefet partileri, İklim Kanunu'nun yetersiz olduğunu ve doğayı yeterince korumadığını savunuyor. Eleştirilerin odak noktaları şunlar:
- Emisyon Azaltımı Hedeflerinin Zayıflığı: Hedeflerin yeterince iddialı olmadığı ve fosil yakıtlardan çıkış planının eksik olduğu belirtiliyor.
- Piyasa Merkezli Yaklaşım: Kanunun piyasa mekanizmalarına aşırı odaklandığı ve katılımcılık ile iklim adaleti eksenlerinin eksik olduğu vurgulanıyor.
- Doğa Katliamını Meşrulaştırma İddiası: STK'ler, kanunun doğa katliamını meşrulaştırdığını ve halkı dışladığını savunuyor.
- Somut Strateji Eksikliği: CHP, kanunun bilimsel ve sosyal zemine dayanmadığını ve somut strateji eksikliği olduğunu belirtiyor.
CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, Teklifin doğayı talana açtığını, İklim adaletini hiçe saydığını, Fosil enerjiden çıkışı içermediğini vurgulayarak teklifin Çevre Komisyonu’na geri çekilmesini sağladı. CHP Mersin milletvekili Gülcan Kış da, teklifin “eksik, dar, piyasa odaklı” olduğunu söyledi; somut hedefler olmaksızın tarımı, halk sağlığını, üreticiyi ve doğayı dikkate almadığını ileri sürdü ve “bu yasa ihanettir” dedi.
Ekonomi ve Dış Politikalar Araştırma Merkezi (EDAM) ve uzmanlar, kanunun mutlak emisyon azaltım hedefi içermediği ve yalnızca NDC güncellemeleri önerdiği için eleştiriyor. Teklifin “İklim Kanunu” değil, “Emisyon Ticaret Sistemi Kanunu” olduğu ileri sürülüyor.
İklim Kanunu'nun yasalaşmasıyla birlikte, kanunun hedeflerine ulaşılıp ulaşılmayacağı ve muhalefetin eleştirilerinin ne kadarının haklı çıkacağı merak konusu. Önümüzdeki dönemde, kanunun uygulanması ve etkileri yakından takip edilecek.