Muğla'da yaşayan 39 yaşındaki Zeynep Çalışkan, iş yerine gelen kişiler tarafından anket yapma bahanesiyle kandırıldığını ve hakkında 25 bin TL'lik borç iddiasıyla icra işlemleri başlatıldığını açıkladı. Çalışkan, 2 yıldır hukuk mücadelesi verdiğini ve birçok şehirde tekrar tekrar açılan davalarla uğraştığını belirtti. Bu olay, anket yoluyla yapılan dolandırıcılıkların ne kadar yaygın olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Anket Tuzağı Nasıl Kuruldu?
Özel bir iş yerinde çalışan Zeynep Çalışkan, yaşadığı olayın detaylarını şu şekilde anlattı: "İş yerime anket yapma bahanesiyle geldiler. Prim alacaklarını, ne kadar kişi yazarlarsa o kadar ödeme yapılacağını söylediler. İsim ve soyisim istediler, ben de yardımcı oldum. Bana bir evrak doldurttular ama formu ben doldurmadım, onlar isimleri kendileri yazarak doldurdular." Çalışkan, daha sonra bu durumun aslında bir İngilizce eğitim seti satışı olduğunu öğrendiğini ve hiçbir şekilde böyle bir seti almadığını vurguladı. İşte dolandırıcıların ağına düşme anı:
- Anket bahanesiyle yaklaşım: Dolandırıcılar, anket yapma bahanesiyle Zeynep Hanım'ın iş yerine geliyor.
- Prim vaadi: Prim alacaklarını söyleyerek güven kazanmaya çalışıyorlar.
- Evrak imzalatma: Doldurmadığı bir evrakı imzalatarak tuzağı kuruyorlar.
- İngilizce eğitim seti satışı: Anketin aslında bir İngilizce eğitim seti satışı olduğunu sonradan öğreniyor.
Hukuk Mücadelesi ve Sonuç
Zeynep Çalışkan, yaşadığı bu olay sonrasında hukuk mücadelesi başlattı. Ancak süreç oldukça yıpratıcı oldu. Birçok şehirde tekrar tekrar açılan davalarla uğraşmak zorunda kaldı. Bu durum, hukuk sistemindeki boşlukları ve dolandırıcıların bu boşlukları nasıl kullandığını açıkça gösteriyor. Zeynep Hanım, "2 yıldır bu hukuk mücadelesiyle uğraşıyorum. Umarım en kısa sürede sonuçlanır ve bu tür dolandırıcılıkların önüne geçilir" dedi.
Zeynep Çalışkan'ın yaşadığı bu olay, anket yoluyla yapılan dolandırıcılıkların ne kadar ciddi boyutlara ulaştığını gösteriyor. Bu tür tuzaklara düşmemek için dikkatli olmak ve tanımadığımız kişilere kişisel bilgilerimizi vermemek büyük önem taşıyor. Ayrıca, bu tür olayların önüne geçilmesi için yasal düzenlemelerin yapılması ve vatandaşların bilinçlendirilmesi gerekiyor.