
Nevşin Mengü'den İran-İsrail Savaşı Yorumu: Asıl Savaşan Kim?
Gazeteci Nevşin Mengü, İran-İsrail arasındaki gerilimde en büyük bedeli ödeyen sivillerin durumuna dikkat çekti. Kendi sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarla ve köşe yazılarıyla sık sık gündeme gelen Mengü, bu sefer de savaşın insani boyutunu ele aldı.
Savaşın Yüzü: Sirenler ve Sığınaksız Hayatlar
Nevşin Mengü, yazısında savaşın acımasız yüzünü şu sözlerle ifade etti: "İran-İsrail savaşında sivil halk, siren ya da sığınak olmaksızın hayatta kalmaya çalışıyor. Bombalar değil, aslında insanlar savaşıyor." Bu sözler, savaşın sadece askeri bir çatışma olmadığını, aynı zamanda insanların hayatta kalma mücadelesi olduğunu da vurguluyor.
Mengü, Tahran'dan ayrılmaya çalışan halkın birbirine destek olarak ayakta kalmaya çalıştığını aktardı. Savaşın yarattığı kaos ortamında insanların birbirine tutunması, dayanışmanın önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Savaşlar, her zaman büyük yıkımlara ve acılara neden olmuştur. Ancak savaşların en büyük mağdurları, genellikle siviller olmuştur. Savaşın tarafları arasındaki siyasi ve askeri çekişmelerin bedelini, masum insanlar canlarıyla, evleriyle ve gelecekleriyle ödemektedirler. Bu nedenle, savaşların önlenmesi ve barışın tesis edilmesi, insanlığın en önemli hedeflerinden biri olmalıdır.
Savaşın Psikolojik Etkileri
Savaşın sadece fiziksel değil, psikolojik etkileri de oldukça derindir. Sürekli bombardıman altında yaşamak, sevdiklerini kaybetmek, evinden barkından olmak gibi travmatik olaylar, insanların ruh sağlığını derinden etkileyebilir. Savaş sonrası dönemde, travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) gibi psikolojik sorunlar sıkça görülmektedir.
Savaşın psikolojik etkileri sadece yetişkinleri değil, çocukları da derinden etkiler. Savaş ortamında büyüyen çocuklar, şiddete tanık olmak, sevdiklerini kaybetmek gibi travmatik deneyimler yaşayabilirler. Bu deneyimler, çocukların gelişimini olumsuz etkileyebilir ve uzun vadede psikolojik sorunlara yol açabilir.
Savaşın yarattığı travmaların iyileştirilmesi için psikolojik destek ve rehabilitasyon hizmetleri büyük önem taşır. Savaş mağdurlarına yönelik psikolojik destek programları, travmaların etkilerini azaltmaya ve insanların normal yaşamlarına dönmelerine yardımcı olabilir.
Savaşın Sonuçları ve İnsanlığa Düşen Görev
Nevşin Mengü'nün de dikkat çektiği gibi, savaşlar sadece bombalardan ve silahlardan ibaret değildir. Savaşlar, insanların hayatlarını, umutlarını ve hayallerini yok eder. Savaşların yarattığı acıları dindirmek ve barışı tesis etmek için hepimize büyük görevler düşmektedir.
- Savaşların önlenmesi için diplomatik çabaların artırılması
- Savaş mağdurlarına yönelik insani yardımların ulaştırılması
- Savaşın psikolojik etkileriyle mücadele için psikolojik destek programlarının yaygınlaştırılması
- Barış kültürünün geliştirilmesi ve hoşgörünün teşvik edilmesi
Unutmayalım ki, barış sadece bir ideal değil, aynı zamanda bir zorunluluktur. Savaşların olmadığı, insanların huzur içinde yaşadığı bir dünya için hep birlikte çalışmalıyız.